RUSYA'DA UFO TARİHİ

                             RUSYA’DA UFO DOSYALARI

Rusya’da UFO olayları ilk kez 1946 yılında Rapor edilmeye başlandı.Bu raporlar hem pilotlar tarafından ateş topu şeklinde cisimler gören pilotlar, hem de konu hakkında deneyim sahibi olmayan çiftçiler ve kent halkı tarafından raporlar. Her iki tür gözlem de de cisimlerin inanılmaz hızlarından bahsedilmekte. Rusya’da önceleri UFO olaylarına ilişkin bilgi edinmek oldukça zordu. Ruslar UFO olaylarına ilişkin pilotlar rapor ettikleri zaman dosya hazırlıyorlardı, aksi takdirde herhangi bir tutanak tutmuyorlardı.Kıdemli hava pilotu Valentin Akkutarov tarafından hazırlanmış ünlü bir dosya mevcuttur. Akkutarov Murmansk, Harkov ve Gorki bölgeleri üzerinde görülen UFO olaylarının dosyalarını hazırlamıştır.UFO’lar 1949 yılının Temmuz ayında kuzey – buz denizinde ortaya çıkmışlardır. 1950’li yıllardan sonra UFO gözlemlerinde Rusya’da da büyük bir artış yaşanmıştır.1950’li yıllarda özellikle Özbekistan ve Kazakistan’da UFO’ların yere inmesinden sonra UFO’lar görmezden gelinemezlerdi.

Rusya açısından UFO tarihi 18 Ekim 1967 yılında yapılan üst düzey bir toplantı ile başlar. Moskova Kozmonot Bilim Komitesinin hazırladığı ve 400’den fazla kişinin katıldığı resmi bir toplantı yapıldı. Yapılan toplantının ardından komite üyeleri bir televizyon programına katılır ve ünlü Rus Ufoloğu Dr.Ziegel 1967 yılında Kafkaslar’da gözlemlenen bir UFO’nun eskizleri(Ressamların bir nesneyi çizmeden önce yaptıkları taslak çizim) ile bir takım tanımlanamayan uçan cisimlere ait fotoğraflarını göstermişti. Bu belgeler büyük yankı uyandırmıştı. Rus hükümetinin komiteye karşı tavrı ise sert olmuştu ve komite üyelerinin söyledikleri yalanlanmıştı. Hükümetin sert tepkisi neticesinde 1968 yışlında , bilim çevreleri tarafından yapılan tüm UFO araştırmaları Rus hükümeti tarafından yapılan baskı sonucu durdurulmuştu.

Ama tabi insanoğlunun merak ve paylaşma isteğini durdurmak imkansızdı. Dr Ziegel tüm baskılara rağmen birçok yerde demeçler verdi ve bildiklerini insanlarla paylaştı. Gelecek makalemizde Dr Ziegeli anlatmaya devam edeceğiz sayfamızı beğenip abone olmayı unutmayın sayfada bulunana ankete mutlaka katılın bir daha görüşmek üzere esen kalın.

UFO KAZALARI

                                                    UFO KAZALARI 2

 Shag Habur’da suya çarpan cisim neydi bu konuda bir şey bilinmiyordu.

1993 yılında Nova Scotia’da Chris Styles isimli bir MUFON araştırmacısı Shag Harbour olayı ile ilgilenmeye başladı. Gazetelerden yaptığı araştırmalarda pek çok görgü tanığının ismini aldı. Bulduğu tanıklarla röportajlar yaptı. Bölgede meydana gelen kazayı gizlemek için fazla girişimde bulunulmamıştı. Konuyla ilgili geniş bir belge arşivine ulaştı.

Daha sonra Styles’in araştırmalarına bir arkadaşı daha dahil oldu. Olay iyice gizemli bir hal almıştı. Araştırmaya MUFON’dan meslektaşı araştırmacı Dooug Ledger de katıldı.

Styles ve Ledger’in araştırmaları sırasında ortaya çıkardığı en ilginç bilgi Granby’nin dalgıçlar tarafından aştırılmasının ardından aslında davanın kapatılmış olduğuydu.

Aramaya katılan dalgıçlar ve diğerleri ile görüşen Styles, akıl almaz bir olayı gün yüzüne çıkardı.

Shag Harbur’da suya düşen UFO dibe daldıktan sonra bölgeden ayrılmıştı. Suyun altında epey bir ilerleyen UFO daha sonra Goverment Point denilen, bir denizaltı tespit merkezi yakınlarında durmuştu.

Merkez tarafından tespit edildikten sonra donanma araçlarından oluşturulmuş küçük bir birlik, UFO’nun bulunduğu yerin üstünde pozisyon aldı. Birkaç gün sonra bir batık kurtarma operasyonuna ramak kala, diğerini kurtarmak üzere geldiği anlaşılan başka bir su altı UFO’suyla birleşti. 

Ordu bekleyerek neler olacağını görme kararı aldı. Yaklaşık bir hafta sonra Donanma Gemilerinden bir kısmı Kanada sularına giren Rus denizaltısını araştırmak üzere bölgeden ayrıldı. 

Tam bu andan sonra UFO hareket etmeye başladı. Suyun altından Maina körfezine doğru ilerlemeye başladılar. 

Geride kalan donanma gemilerinden iyice uzaklaştıklarında su yüzeyine çıkarak yüksek bir hızla gökyüzünde kayboldular. Anlatılan bu hikaye kadar dikkat çekici bir ayrıntı daha var. Styles’in görüştüğü tüm tanıklar aynı şeyi anlatıyordu. 

Ana UFO kazasına şahit olanların çoğu ordudan emekliydi ve maaşlarını riske etmemek için, anlattıklarının kayda geçmesini istemiyordu.

UFO KAZALARI

                                                     UFO KAZALARI

Olay 4 Ekim 1967 yılında gece vakti Shag Harbour’da meydana geldi. Akşam saatlerinde Güney Nova Scotia sakinleri gökyüzünde parlak turuncu bir ışık gördü. Beş genç gözyüzünde 4 tane ışık görmüşlerdi. Bu gözlemleri sırasında parlak ışıklar orada bulunana su yüzeyine doğru dalışa geçtiler. Suyla temas eden ışıklar tıslama sesi çıkardı bu da büyük ihtimalle sürtünmeden doğan ısı ve suyla teması sonucu çıkan sesti.

Gördüklerinin bir uçak kazası olduğunu sanan görgü tanıkları, Barrington geçidindeki yerel Kanada Atlı Polis Birliğini arayarak haber verdiler. Polis memuru o Ron o sırada Shang Harbour 3. Otobanı civarında devriye görevindeydi. Polis memuru da parlak ışıklara şahit olmuştu. Bu ışıkların 60 fit uzunluğunda tek parça bir cisme bağlı dört adet ışıktan oluştuğuna kanaat getirmişti. Bunu gören polis memuru ve bir başka memur daha tanıklarla birlikte sahil açığında, havada duran ve hareket ettikçe arakasında sarı köpükler bırakan cismi gördüler. Onlar ışıkları izlerken ışıklar artık görülmez halde karardı ve akıntıyla birlikte uzaklaştı. Bölgeye Sahil Güvenlik Botu ve Balıkçı tekneleri çağrıldı. Fakat tekneler ve sahil güvenlik botu gelene kadar cisim bölgeden uzaklaşmıştı.

Bölgeye gelen balıkçılar bir şeylerin suya daldığını gösteren, sarı köpüklerden oluşan geniş bir köpük izine rastladılar. O gece başka bir şey bulunamadı ve gece saat 3 civarında rama çalışmalarına son verildi.

Yapılan araştırmalarda bölgede sivil ya da askeri bir uçak kazasının olmadığı anlaşıldı.

Bu olay daha sonra üstü makamlara rapor edildi. Dalgıçlar olayın yaşandığı suda arama yaptılar ama her hangi bir sonuç alınamadı. Olayın üstü  1993 yılına kadar kapatıldı. Ama aslında kapatılmamıştı asıl olay bundan sonra yaşanacaktı. Devamını bir daha ki makalemde yayınlayacağım bizden ayrılmayın. Google, twitter ve Facebook üzerinden bizi takip edebilirsiniz. Uzaya Yolculuk

UFOLARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ

                                      UFOLAR'IN ORTAK ÖZELLİKLERİ

Genel olarak ışık şeklinde görülmüşlerdir. Daha  çok florasan ışığına benzer ve çok sayıda renk saçan cisimler halinde görülmüştür.
UFO'ların en önemli özelliklerinden biri de çok hızlı olmaları ve birden 360 derece manevra yapmaları.
UFO'larla karşılaşan  uçak pilotları bu araçların çok hızlı olduğunu ve aniden yok olduklarını ifade etmişlerdir.

Bu da dünyada olmayan ışınlanma teknolojisinin bu varlıklar tarafından kullanıldığının bir kanıtı.
Dünyada gözlemlenen UFO'lar çeşitlilik gösteriyor. Kimisi dist, kimisi puro, bazende üçgen şeklinde oldukları görülmüştür.

Özellikle gündüz yapılan yakın gözlemlerde bu araçların gümüşümsü parlak bir metal kullanılarak yapıldığı görülmüştür. Yakın gözlemlerde 80'e yakın UFO formu tespit edilmiştir.

Bu da uzaylı varlık tiplerinin sahip oldukları teknolojik farklılıklardan kaynaklanıyor.

 Ufolar özellikle yaydıkları elektro manyetik dalgalardan dolayı bulundukları yerlerde elektrik kesintilerine neden olabiliyor.

Özellikle UFO'larla karşılaşan pilotlar çoğu kez teknik aksaklıklarla karşılaşmışlardır.

UFO'lar sahip oldukları teknoloji sayesinde yıldızlar arası seyahat edebilmekte inanılmaz hızlarla bunu bir kaç dakikada yapabilmektedirler.

UFOLARDA TEKNOLOJ

 DÜNYA DIŞI YAŞAMLARIN TEKNOLOJİK OLARAK ÇOK ÜSTÜN OLMALARINA RAĞMEN NEDEN DÜNYA İNSANINA YARDIM ETMİYOR?

Nedeni Evrende özgür irade yasalarının var olması. Evrende bulunana tüm yaşam formları bu yasalara uymak zorundadır.

 Biz gezegeninizin ve insanlığın doğal hayatına müdahale edemeyiz. Eğer insanlık olarak zeki yaşamlar tanışmayı, yardımlaşmayı ve dayanışmayı isterseniz ve buna çaba gösterirseniz biz yanınızda olacağız.

Tarik boyunca bir çok kez bunu yaptık. Halen de sizin fark edemediğiniz düzeyde bu kısmi yardımlarımız sürüyor.

Tüm varlıklar seçtiğini yaşar. Sizlerde insanlık olarak kendi seçimlerinizi yaşıyorsunuz. Bunu değiştirmek de sizin elinizde.

Bu yazdıklarımı belki bazı okurlarımız tarafından bunları kim söylüyor ? sorusunu akıllarına getirebilir. Bu yazdıklarım dünya dışı yaşamlarla yapılan temaslar ya da kendi kabiliyetleri ile bizlere ulaştırdıkları bilgiler.

Aklınıza takılan soru ve görüşlerinizi bizimle paylaşabilirsiniz. Bloğumuzda bulunana ankete katılmayı da unutmayın.

DEVLETLER UFOLARI BİLİYOR

                            DEVLETLER UFO’LARI BİLİYOR MU ?Birçok devlette dünya dışı yaşamları araştırmak için gizli birimler ve merkezler vardır. Hükümetlerin bir çoğu ellerinde bulunan dünya dışı yaşamlar ilgili kanıtları komuoyuna açıklaması halinde kaos olmasından çekinmektedir.
İnsanlık dünya dışı yaşamlarla ilgili kanıtları kendi hükümetlerinden duymak istiyor. İnsanlık bunu kaldırabilecek kadar gelişmiştir. Böyle evrensel bir gerçeklik sonsuza dek saklanamaz. 
Sizlerle temasımız artan derinlikte devem edecek. Hükümetlerinizin ellerinde bulunan zeki yaşam konusundaki bilgileri halklarıyla paylaşmaları büyük bir heyecan patlaması meydana getirecektir. Bu doğrudur. Bu kaos değildir, insanlığın ortak değerlerinin hızla bir araya getirileceği, yerel değerlerin hızla yerini evrensel değerlere bırakacağı bir dönemi hızlandıracak. Bu dönem öyle ya da böyle sürmekte. Yönetimleriniz ellerindeki bilgi ve bulguları paylaşarak bu döneme büyük hız kazandırabilir.Bunu hep söyledik yine söylüyoruz. Ellerinizdeki bilgi ve bulguları halkınızla paylaşın. Korkmayın o bilgi ve bulguları sizin için ulaşılır hale biz koyduk. İnsanlıkla paylaşın diye, burada olduğumuzu, yakında buluşmanın gerçekleşeceğini 

bilsinler diye.Bu sorumluluğu tekrar hatırlatıyoruz. Bilgi paylaşılmak içindir. Biz evrensel bilgileri paylaşmaya geliyoruz. Siz de elinizdeki tüm bilgiyi halkınızla paylaşın ve emin olun ki insanlık hazırdır.Bu sorumluluğu tekrar hatırlatıyoruz. Bilgi paylaşılmak içindir. Biz evrensel bilgileri paylaşmaya geliyoruz. Siz de elinizdeki tüm bilgiyi halkınızla paylaşın ve emin olun ki insanlık hazırdır. Aklınıza takılan konular hakkında mesaj atabilirsiniz sayfamızda bulunan ankete katılmayı da unutmayın

UZAYLI VARLIKLARDA INANC

                  DÜNYA DIŞI VARLIKLARDA İNANÇ

Şimdiye kadar size dünya dışı yaşamlar hakkında genellikle teknolojileri, kullandıkları araçlar ve bilimleri ile ilgili bir takım bilgiler paylaştım.

Eminim sizler de bunları okuyunca bir ara durup düşünmüşsünüzdür. Dünya dışı bu zeki canlıların bir inancı var mı? Sakın yoktur demeyin, çünkü inanç olmadan üstün bir ahlaka, üstün bir yaşama ve üstün bir teknolojiye ulaşamazsınız ulaşırsanız, ulaştığınızın insanlığa ve evrene zarardan başka bir faydanız olmaz.

Dünya dışı yaşam formları ile yapılan temaslardan onların inançları hakkında da bilgilere ulaşılmıştı. Onların ağzından.

Elbette Allah inancımız var. Tüm evreni yaratan o kudret hepimizin içinde ve onun gücü tüm evreni kaplıyor. Evrendeki sayısız uygarlık, o kudretin varlığını açıkça anladıktan sonra gelişmeye başladı. Sizde Allah’ı yüreğinizde hissetmelisiniz. Uzun zamandır tek yönlü olarak gelişiyorsunuz. Sadece bilimsel gelişme yetmez. Ruhsal olarak da gelişme göstermelisiniz.

Bizim sizlerle temaslarımızda anlatmaya çalıştığımız en büyük gerçek budur. Allah bir gruba ya da gezegene ait değildir. O tüm evrenin ve evrende ki tüm varlıkların yaratıcısıdır.

O hepimizin içindedir. Bizim bir parçamızdır. Ve o evrenin sonsuzluğunu kaplar. 

Onu hissettikçe, anladıkça daha da gelişiriz, büyürüz. Allah’ın evrende sonsuzluk yolcuları oluruz. Allah bilincinizin artması gerekiyor. Çünkü biz Allah inancı ile yaşıyoruz. Allah hakkındaki anlayışınızı geliştirin. Bir üstadınızın dediği gibi, insanın gelişmişliği Allah hakkındaki anlayışıyla ölçülür.Allah bildiğimiz ve bilemediğimiz ve asla bilemeyeceğimiz her şeydir. Allah içimizdedir. Biz onun bir parçasıyız. Tüm evren ve sonsuzluk onun bir parçasıdır. Ama yine de tüm bunlardan sonsuzca daha fazladır.

Allah hakkındaki inancınızı genişletin o zaman bizi daha çabuk kabul edeceksiniz ve buluşmamız hızlanacak.

HERCEK BIR UZAYLI ABD

                                                   GERÇEK BİR UZAYLI GÖRÜNTÜSÜ
                                                        TARİH 17 TEMMUZ 2003 ABD

Şimdiye kadar sizlere 1940’lı 1950’li yıllara ait UFO olaylarını aktarmaya çalıştım şimdiki olay çok yakın bir zamana ait ve olaya tanıklık eden kişi uzaylıyı bizzat kendisi çekiyor. Evrende yalnız mıyız? Aramızda uzaylılar var mı diye kafasında soru işareti olanlar için bu görüntüler yetecek sanırım.Amerika Birleşik Devletlerinde Dünya Dışı Varlıklarla ilişkiler Komisyonu Başkanı UFO araştırmacısı Jeff Peckmann düzenlediği bir basın toplantısı ile 17 Temmuz 2003 tarihinde çekilmiş bir UFO görüntüsünü izletti görüntüler montaj yada efekt olma ihtimalleri gözönünde bulundurularak filtrelerden geçirilmiş ve gerçek oldukları kanıtlanmıştı.

Nebraska’da Stan Romanek adlı bir adamın kızıl ötesi kamerasıyla çektiği görüntülerde, 1.20 santimetre boylarında tamda tipik uzaylı görünüşüne sahip bir varlık görülüyor.

 Uzaylı olduğu öne sürülen yaratık evin penceresinden içeri bakıyor. 

Çok net bir şekildde görülen uzaylı görüntüleri bizlere gösteriyorki uzaylılarla yaşamaya alışmak zorundayız çünkü günümüzde uzaylı temasları ve ziyaretleri bir hayli çoğaldı. Sayfamızda sağ tarafta bulunana gizli çubuklarda anket kısmı var ankete katılırsanız sevinirim zaman ayırdığınız için teşekkürler.

UZAYLILAR NEDEN GİZLENILİR

     DÜNYA DIŞI VARLIKLAR NEDEN KENDİLERİNİ AÇIKTAN GÖSTERMEZLER

Çünkü insanlar bilinç olarak henüz kitlesel karşılaşmalara hazır değil.Saldırgan içgüdülere sahipsiniz bizi hemen düşman olarak ilan edebiliyorsunuz. Alıştırma için yapılan temaslarla buna çoğunlukla şahit oluyoruz. Ama güzel olan şey şu ki bu hızla değişiyor. Evrende yaşamlar çok çeşitlidir. Siz ise kendi türünüzü, bilgisizlik nedeniyle bu sonsuz evrende tek sanıyorsunuz. İnsana benzemeyen zeki varlığı kabul etmeye isteksiz görünüyorsunuz. Halbuki evrende insana benzediği gibi hiç benzemeyen, zeki gelişmiş barış içinde yaşayan varlıklar var. Ve siz onların dış görünüşü, sırf insana benzemediği için ürkütücü bulabilir ve korkabilirsiniz. Yani siz halen dış görünüşe bakarak hüküm verecek kadar gelişmiş durumdasınız.

Dünya gezegeni olarak birbirinizi yemekten vazgeçip hepinizin aynı Yaratıcı tarafından yaratılmış insan olduğunu anlayıp, tüm dünyanın ve insanlığın iyiliği için çalışacak kadar gelişmeden, dünya dışı zeki yaşamla karşılaşmanız her şeyi daha da kötü yapacaktır. Devletleriniz zeki yaşamlarla yapılan görüşmeleri hızla kendi çıkarı için kullanmaya çalışacaktır. Yani aranızda birlik ve beraberliği sağlamadıkça açıkça ortaya çıkmamız mümkün görünmüyor.

Ve bir adım daha ileri giderek Allah’ın tüm evreni sadece insan için yaratmış olmasının ne kadar cahilce bir kibir olduğunu fark edip, evrende birçok yaşamın olabileceğini ve hepimizin de Yaratıcısının aynı olduğunu anlamaya başlamadan, dünya dışı zeki yaşamla karşılaşmak çok zorlaşmaktadır.İnsanoğlu dünyasal düşünceden evrensel düşünceye geçmelidir. Belkide en önemli konu şu ki dünya dışı yaşam formlarının yaşamı, hayata, evrene temel bakışı sizden o kadar farklıdır ki sizin bunu kavrayabilmeniz, bugünkü haliyle imkansızdır. Sizler sadece kendinize ve kendi düşüncelerinize, anlayış kalıplarınıza uygun olanı algılayabilir ve kabul edebilirsiniz. Bunların tümünün dışında çok çarpıcı evren ve varlık anlayışları vardır. Kendinizi en inanılmaz, en şaşırtıcı gizemlere hazır olacak kadar esnek olmalısınız. Bu esnekliği kazandığınızda biz ortaya çıkacağız.Evrensel sevgi, huzur ve barış kazanmak için yapacağınız çalışmalardaki başarınıza göre en uygun zamanda ortaya çıkacağız.

Daha erken bir zamanda ortaya çıkarsak, bu karşılaşmaya henüz hazır olmadığınızdan, doğal gelişiminiz ve özgür iradenize müdahale etmiş oluruz. Siz hazır olduğunuz zaman evrende yalnız olmadığınızı tüm insanlığa göstereceğiz. O zaman evrensel bir paylaşma ve dayanışma dönemi başlayacak.
Onlar bize bu mesajı veriyor ama anlaşılan o ki insanoğlu kendini savaş ve huzursuzluğa mahkum ettikçe bu karşılaşma imkansızlaşacak.
Umarın onların anlattıkları dünyaya, insanlara, hayata tüm canlılara evrene bakışınızı değiştirmiştir. Bir dahaki makalede görüşmek üzere hayatla kalın.

UZAYDAN GELENLER

                                                      UZAYDAN GELENLER

Şimdiye kadar sizlere UFO'lar, uzaylı, varlıklar, alıkonulma vakaları ve uzaydan Dünyamıza gelen varlık tiplerini aktardım.
Mutlaka aklınıza takılmıştır. Peki bu varlıklar dünyamızı neden ziyaret ediyor biz insanlardan ne istiyorlar.

Dünya dışı varlıklarla yakın temas ve telepatik temaslar ve yıllardır yapılan bilimsel çalışmalardan elde edilen bilgilerle onlar bize şunu anlatıyor.

Evrende sayısız gezegen ve sayısız yaşam var. Sizden daha az gelişmiş olanlar olduğu gibi sizden çok daha fazla gelişmiş olan türler var.Siz bu türlerle iletişim kurmaya hazırlanan bir gezegensiniz. Ayda yapılan araştırmalar ve son olarak 2025 Mars projesi buna örnek olabilir.Bizler Dünya’ya birçok nedenle geliyoruz. 1.Sizin gelişmenizi izleyerek, araştırarak bilgi toplamak ve bu bilgiyi kendi uygarlığımız ve tüm evrenin yararına kullanmak için2. Ayrıca kısa süre içinde yaşayacağınız gelişme sizi, evrende zeki hayatla tanışacağınız bir seviyeye getirecek.

Bu hızlı gelişme dönemlerinde çok zor zamanlar yaşayacaksınız. Bu süreçte size elimizden geldiği kadar yardım etmek, ve zorlukları elimizden geldiği kadar azaltmak için çaba göstereceğiz.

Özetle buraya geldik çünkü; Evrende gelişen yaşamlar hakkında bilgi topluyoruz.

Sizi evrende zeki yaşam formları ile karşılaşmaya hazırlıyoruz. Bu geçiş döneminde yaşanacak zorluklarda sizlere yardımcı olacağız.

UAYLI VEGA HALKI

                                                                         VEGALAR
Bu tür Dünya’dan yaklaşık 26 ışık yılı uzaklıkta Lyra takımyıldızındaki en parlak yıldızlardan olan Vega2dan gelmektedir.

DIŞ GÖRÜMNÜŞLERİ: Boyları 1.80 ila 2 metre arasında kalın ve dayanıkları bir vücut yapısına sahipler.

Saç renkleri siyahtır ama aralarında kahverengi saç rengi olanlarda bulunmakta. Vegaların bazılarında da çok az saç vardır yada hiç yoktur.

 Dünya’da sık saçlı insanlarla seyrek saçlı ya da kel insanlar gibi.

Vegalar’da kendi arlarında iki türe ayrılmaktalar ilk tür insana benzemekte ve oldukça etkileyici göz yapısına sahiptirler. Bu türün göz kapakları da mevcuttur. İkinci türü insana benzememekte daha çok sürüngenimsi bir yapıya sahiptirler. Bu sınıftaki Vegaların saç rengi yeşildir. Derileri ve kanlarında bulunan bakır onlara yeşil rengi vermektedir.
                                                                 SANTORLOR

Alfa merkezi sisteminde bulunan Santorlar bize en yakın uzaylı varlıklardandır. Dünya’ya 4.2 ışık yılı uzaklıkta bulunan Alfa Merkezi sisteminde bulunurlar. Santorlar teknoloji ve ruhsal açıdan insanlardan çok daha ileri bir medeniyete sahiptirler. Santorlar’da biz Dünya’lılar gibi güneş sisteminde yaşamaktadırlar. Siriuslular, Pleiadesliler ve Venüslülerle aralarında yakın bir bağlantı bulunmaktadır.




Santorlar, teknolojik ve ruhsal açıdan bize yakın güneş sistemlerindeki en gelişmiş medeniyetlerden biridir. Siriuslular, Pleiadesliler ve Venüslülerle aralarında yakın bir bağlantı bulunmaktadır. Santorlar Alfa C yıldız sisteminden gelen varlıklardır.

Santorlar 4000 yıldır Dünya’yı gözlemektedirler yani Santorlar bizim tarihimizi bizden çok iyi biliyor olabilir. Belki onların bildiklerini bilmemiz Dünya’nın gidişatını hatta tüm tarihini değiştirebilir. Santorlar teknolojik olarak bizden çok ileri bir teknolojiye sahip belki yazdıklarım bazı okuyucularımıza uçuk gelebilir ama 500 yıl önce insanlara cep telefonundan bahsetmiş olsaydınız size deli diyebilirlerdi. 

Santorların sahip oldukları teknoloji sayesinde devasa uzay gemileri yapabilmekte bu gemilerin boyutları bazen bir şehir boyutunda olabiliyor. 

Sahip oldukları maddeleşme ve madde boyutlarından ileri bir boyuta geçme yeteneği ile yıldızlar arası seyahat edebilmektedirler.
                                                                NORDİKLER

Oldukça güzel görünümlü varlıklardır. Genellikle sarışınlar olarak bilinirler.

Gözleri koyu mavi ve sarışındırlar. Antonıo Villas bu tür tarafından alıkonulmuş olabilir çünkü Antonıo’nun birlikte olduğu uzaylı kadın bu türle eşleşiyor. Nordikler geldiklei yıldız sistemini hiçbir zaman açıklamamışlardır.

                                                   

Boyları Dünya insanın boy ortalamasına çok yakındır. Boyları genellikle 1.50 ila 1.80 arasındadır.

Dünya’da bulunan sorunları çözmek için uğraşmışlardır. Kendilerine değil de başkalarına odaklanan varlıklarla çalışmayı tercih etmişlerdir.

UZAYLI VARLIK TİPLERİ

                                              UZAYLI VARLIK TİPLERİ


ORİONLULAR: Orionluların % 75 insan görünümündedir %15'i ise insan görünümünde değillerdir.
Dış görünüş olarak orionlularda çok keskin mavi gözler bulunur ve ten renkleri %90  açık kahverengidir. Geriye kalan kısmı kafkas tipli açık renkli bir saç yapısına sahiptir.

ZETA RETİCULİLER: Zeta Reticuliler aslında herkesin kafasında olan uzaylı varlık tipi, İnsan benzeri olan bu varlıklar 1 ila 1.5 metre boylarında iri siyah gözlü ve bedenlerine oranla büyük bir başları vardır. Bu uzaylı varlık tipleri daha çok çocuk görünümündedirler.
 Zeta 1 ve 2 takım yıldızından gelmektedir.
 Zeta'lar görünümlerini değiştirmek ve bugünkü hallerine gelmek için,genetik çalışmalar yapmışlardır.

Zeta ırkı genetik değişime gitmeden önce görünümleri insandı.

Zetalar dönüşümleri sırasında beden yapılarını da değiştirmişlerdir.
Zeta Reticuliler aslında kaybettikleri insansı özelliklerini tekrar keşfetmek için Dünya'yı sürekli ziyaret etmekte zaten alıkonulma olaylarında en çok bu varlıklarla karşılaşılmıştır.

Zetalar genetik yapılarında duygularını da yok etmişlerdir işte bundan dolayı eski genlerini tekrar geri kazanmak için insanlar üzerinde üreme projesi gerçekleştirmektedirler.

UZAYLI VARLIK TİPLERİ

                                                        UZAYLI VARLIK TİPLERİ



1- PLEİADESLİLER: İnsan ırkına en çok benzeyen dünya dışı varlıktır. Dış görünüş olarak dünya insanına çok benzer.
Pleiadesliler Dünya'dan yaklaşık 400 ışık yılı uzakta bulunana yedi kardeş olarak da bilinen Pleiadesliler takımyıldızının içinde yer alan Erra gezegeninden gelmektedirler.

DIŞ GÖRÜNÜŞLERİ: Genelde sarışın, koyu renk saçlı, gözleri açık mavi ve açık kahverengidir.
Boyları 1.5 ile 2 metre arasındadır. Narin yapıda olan bu varlıklar kızıl saçlı ve açık tenlidir. İnsanlarla en çok bağlantı kuran uzaylı ırktır. Pleiadesliler pozitif odaklı, teknolojik ve zihinsel açıdan ileri bir varlıktır.

SİRİUSLULAR: Yine insana benzer bir uzaylı ırk tipi. Siriuslular  Pleiadeslilere göre daha açık bir ten rengine sahiptir. Dünya'dan 8 ışık yılı uzaklıkta bulunana bu tür. Teknoloji ve medeniyet olarak insanlardan çok daha ileridedir.

DIŞ GÖRÜNÜŞ: Çarpıcı bir göz rengine sahiptirler. Gözleri büyüktür ve hafifçe kesişmektedir.
Siriuslular'ın ataları  geçmişte insanlarla etkileşime geçmiş ve genetik deneyler yapmışlardır. Hatta bu deneyler nedeniyle bazısı genetik değişime uğramıştır. Bazıları çok açık bir tene sahip olurken bazıları çok farklı bir forma bürünmüştür. Siriusluların bazısı insana hiç benzemez. Bu insana benzemeyen tür daha çok sürüngen ve böcekleri andırır.Bunlar insanlar gibi memeli varlılar değildir ve tamamen farklı bir görünüştelerdir.

KATHIE DAVIS OLAY

                                                KATHIE DAVIS OLAYI

Kathıe Davis olayını kaldığımız yerden devam edelim. Yaşanana olayı daha ayrıntılı araştırmak isteyenler varsa Hopkins’in “Intruders” Davetsiz Misafirler adlı kitabını okuyabilir.

Kathıe Davis olayı uzaylı varlıkların hayatınızın tamamında yeralableceğinin en büyük kanıtlarından biri çünkü Kathıe Davis 6 yaşından beri ziyaret edilmiş hatta yapay döllenme yoluyla uzaylı insan karışımı yeni bir ırk meydana getirme çalışmaları yapılmıştır. Kathıe Davis yapılan hipnozlarda bunları anlatmıştır.

Geçen zamanla birlikte bu alıkoyulmalar neticesinde Kathıe hamile kalır ve bir süre sonra rahmindeki cenin alınır. Bu hamilelik süreci ve cenin alınmasından birkaç sene sonra bu uzaylı varlıklar Kahıe’ye melez uzaylı varlıklar gösterir ve bunların onun çocukları olduğunu ve onlarla duygusal bağ kurmasını ister.

Kathie’nin alıkonulma olayında daha çok tıbbi ve jinekolojik prosedürler uygulanmış. Hopkin Kathie’nin başından geçenlerin uzaylı varlıkların insanlar üzerinde uzun süreli genetik üreme programları gerçekleştirdiklerini ve insanlardan aldıkları genlerle, kendi genlerini birleştirmeleri sonucu, yeni bir tür ortaya çıkarmaya çalıştıklarını söylüyor. 

                                                         KATHIE DAVIS OLAYI

Tarih 1983 Eylül ayını gösteriyordu. UFO araştırmacısı Budd Hopkin takma isim kullanan bir kadından bir mektup alır.

Kathie Davis takma ismini kullanan genç kadın Indiana’nın Indıanapolis kentinde Copley kasabasında yaşadığını mektupta yazmıştı.

Genç kadın yılbaşında başından geçen yakın karşılaşmayı anlatmıştı mektubunda.

Kathie kod adını kullanan kadın mektupta iki olaydan bahsediyor.

Birinde fotoğraflarla belgelediği bir ufo gözlemi, bir diğer olay ise yıllar önce ablasının başına gelen”kayıp zaman” olayı.

Ablası 1965 yılında aracı ile evine dönüş yolundadır. Arabasını kullandığı sırada çok tuhaf bir şey oluyor ve bir park yerinde durması gerektiği yönünde bir hisse kapılıyor.

Parkta duran kadın önce parlak tuhaf ışıklar görüyor. Ardından esrarengiz bir cismin arabasının üzerinde durduğunu fark ediyor. Bu andan sonra kadın kendini yolda giderken bulmuş. Arada bir kayıp zaman oluşmuş ve kadın bunu hatırlamıyor.

Kathie kod adlı kadın mektubunda ikinci olayla ilgili evlerinin arka bahçesinde aniden ortaya çıkan 2,5 metre çapında bir uçan daire ile ilgiliydi.

Evin arka bahçesinde bir dairenin inmesi sonucu bir iz oluşmuştu. Kahie söz konusu dairenin 15 tane renkli resmini yazdığı mektuba eklemişti. Kathie  mektubunda annesinin de kendisi gibi bir çok deneyim yaşadığını, genellikle akılda kalan tuhaf rüyalar şeklinde olduğunu ve rüyasında tuhaf yaratıklar gördüğünü söylüyordu.

Hopkins, mektupta yazılanlar üzerine olayı araştırmaya koyuldu.

 Hopkis araştırmaları sonucu Kathie kod adını kullanan kadına ulaşır ve onu hipnoz seanslarından geçirir. Meğer Kathie ergenlik çağından bu yana bir çok kez alıkonulmuş.

Bu olayda ilginç olan bir şeyde alıkonulmanın uzun yıllar devam etmesi ve Kathie’nin ailesinin de bu alıkonulmalar içinde yer almasıydı.Kathie Davis’in başına gelenleri gelecek makalemde anlatmaya devam edeceğim şimdilik esen kalın…